Ücret Araştırmasının Yeterli Yapılmaması – Yargıtay 22. Hukuk Dairesi Kararı E: 2016/534

Ücret Araştırmasının Yeterli Yapılmaması T.C YARGITAY 22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/534 Karar No: 2018/26152 Tarihi: 04.12.2018 • ÜCRET ARAŞTIRMASIN… 

 

 

Ücret Araştırmasının Yeterli Yapılmaması – Yargıtay 22. Hukuk Dairesi Kararı E: 2016/534

Ücret Araştırmasının Yeterli Yapılmaması

T.C

YARGITAY

22. Hukuk Dairesi

Esas No: 2016/534

Karar No: 2018/26152

Tarihi: 04.12.2018

• ÜCRET ARAŞTIRMASININ YETERLİ YAPILMAMASI

• ÜCRET ARAŞTIRMASINDA TÜRKİYE İSTATİSTİK KURUMUNA DA SORULMASININ GEREKMESİ

ÖZETİ: Mahkemece emsal ücret yönünden sadece Ankara Ticaret Odası’na yazı yazılmış olup, ücret konusunda yapılan inceleme ve araştırma eksik ve yetersizdir. Bu itibarla, Mahkemece işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek gerek Türkiye İstatistik Kurumu kazanç sorgulama ekranından gerekse ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve ücret miktarı konusunda dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Mahkemece eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

DAVA: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi İ. Tüysüzoğlu tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı vekili, davacının davalıya ait işyerinde usta şarküteri tezgahtarı olarak çalıştığını, aylık net ücretinin 1.500,00 TL olduğunu, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haklı bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek, bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.

Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.

1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Taraflar arasında davacıya ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Somut uyuşmazlıkta, davacı davalıya ait işyerinde usta şarküteri tezgahtarı olarak aylık 1.500,00 TL net ücret ile çalıştığını ileri sürmüş, davalı ise davacının perakende satış elemanı olarak asgari ücret ile çalıştığını savunmuştur. Mahkemece, davacının davalıya ait işyerinde ‘tezgahtar’ olarak çalıştığı kabul edilerek, bilirkişi raporundaki seçenekli hesaplamalar arasından 1.500,00 TL ücrete göre hesaplanan alacaklar hüküm altına alınmıştır. Kararda, davacının Mahkemece kabul edilen ücret miktarının hangisi olduğunun belirtilmemesi ve ücrete yönelik herhangi bir gerekçeye yer verilmemesi HMK’nın 297. maddesine aykırı olup, kararın öncelikle bu yönüyle hatalı olduğu ifade edilmelidir.

Davacının aylık ücret miktarına gelince, hükme esas alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalardan birisi asgari ücrete göre, diğeri ise aylık 1.500,00 TL ücrete göre yapılmıştır. Davacı tanıkları davacının ücrete ilişkin iddiasını doğrulamış ise de, tanıkların davacıdan önce işten ayrıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca dosya kapsamına göre davacı tanıklarının, davacının hangi tarihteki ücretinin 1.500,00 TL olduğuna yönelik beyanları bulunmamaktadır. Mahkemece emsal ücret yönünden sadece Ankara Ticaret Odası’na yazı yazılmış olup, ücret konusunda yapılan inceleme ve araştırma eksik ve yetersizdir. Bu itibarla, Mahkemece işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek gerek Türkiye İstatistik Kurumu kazanç sorgulama ekranından gerekse ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı ve ücret miktarı konusunda dosya kapsamındaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir. Mahkemece eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulması hatalı olup, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04/12/2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Print Friendly, PDF & Email

Yorum KAPALI.

Tasarim & Sistem : Alomaliye & AbaciPark